147 Ergebnisse - Zeige 1 von 20.

Farsca kaleme alinan diger 16. yüzyil ahlak kitaplari arasinda Türkce yazilmasiyla öne cikan Kinalizadenin Ahlak-i Alasi, hem din felsefe hem de Islam toplumlarindaki siyaset ahlak iliskisini anlamlk acisindan önemli bir kitap. Kitapta ahlak, kisisel ahlak, aile ahlaki ve devlet ahlaki olmak üzere üc ana baslik altinda tasnif ediliyor. Osmanli siyasetini mesru bir zemine oturtmanin yaninda siyaseti ahlaki terimlerle kavramlastirarak bir Ssiyas...

bu kitap, Osmanlinin madd güc ve imkan bakimindan ihtisam devrini yasadigi XVI. yüzyilda sflerin Anadolu topraklarindaki faaliyetlerini, devlet adamlari ve medrese cevreleriyle olan iliskilerini anlatmaktadir. Bu yüzyil, tasavvuf tarihi acisindan ilk bakista celiskilerle dolu bir zaman dilimi olarak karsimiza cikar. Zira, kaynaklarda dönemin padisahlari bir yandan tasavvuf ehli olarak takdim edilirken, diger yandan bir kisim tarkat seyhlerini ...

Kendilik ve Edebiyat, usta öykücü Ali Haydar Haksalin Öykü Agacindan sonraki poetik metinlerinden olusuyor. Cumhuriyet dönemi yazarlarini ve eserlerini irdeleyen bu calisma alaninda cok önemli bir boslugu dolduruyor. Ali Haydar Haksal bu kuramsal kitabinda Cumhuriyet dönemi edebiyatini kendi medeniyetimizin kriterlerine göre yeniden ele alip, Cumhuriyet dönemi edebiyatina farkli bir bakis getiriyor. Yazar, kitabin girisinde romanci tavrini sor...

Her biri derin düsüncelerin ürünü olan 125 adet karikatür, Hasan Aycinin fircasindan...

Dinlerin cesitliligi, hakikat olusu ve kurtariciligi konusunun icinden kolayca cikilasi bir mesele olmadigi asikardir. Zira mesele, Tanrinin adaleti ve merhameti eksenindeki tartismalari beraberinde getirmektedir. Farkli dinlere mensup bircok felsefeci ve teolog günümüzde bu meseleyi gecmiste oldugundan belki daha fazla düsüncenin konusu yapmaktadir. Bu durumun elbette degisim dinamigi ile dogrudan bir ilgisinden bahsedebiliriz. Modern dünyani...

Ali Haydar Haksalin dedesi Müderris Ismail Efendinin hayatindan parcalar alarak yazmis oldugu Hüzün, bir yandan Ali Haydar Haksalin kisisel dünyasina okuyucuyu götürürken öte yandan Türkiye tarihinin farkli zamanlarina da sahitlik etmemize imkan taniyor. Ismail Efendinin alim ve mutasavvif kimligi etrafinda islenen, son dönem medreselerinin mahslü olan gelenek, romanin temel motiflerinden birisidir. Ismail Efendinin Cönkü ve Hafiz Divani ile ö...

Assisili Francesconun Tanriyi ararken cektiklerini anlatiyor Allahin Garibinde Kazancakis. Francesco, gencliginde zevk ve eglence düskünlügüyle bütün Assiside parmakla gösterilen bir delikanli... Daha sonra Assisinin iftihar ettigi bir aziz...Pencere altlarinda sevgilisine serenat yapan asik Francesco, meyhane arkadaslariyla sehirde tertip ettigi eglencelerle de söhretli... Fakat bunlar onun kisisel hirsini tatmin etmeye yetmez... Sonunda sirf...

Hamile esini bir kaza sonucu kaybeden Kaan, sonrasinda gecen 5 yili hic hatirlamamaktadir. Gözlerini actiginda kendini bir akil hastanesinde bulmustur. Dis dünyadan tamamen tecrit edilmis bir mekanda, kendisiyle birlikte az sayida hasta vardir. Bu hastalarin en önemli özelligi, dogaüstü mahlklarla olan irtibatlaridir. Kaan her gece, Arguri, Kaftar, Itbarak, Dilaram Cengi, Igci Baba, Karakoncolus gibi, asirlardir korkunun timsali olmus mahlklar...

Her kitabinda yeni anlatim tekniklerini deneyen usta yazar Ali Haydar Haksal, bu kitabinda rüyanin derinliklerine dogru bir yolculuga cagiriyor okuyucuyu. Modern zamana rüyanin zaman ve mekandan bagimsiz boyutundan bakan yazar, Peygamber Efendimizin sav rüyalarindan günümüze isik sütunlari düsürerek metafizige kanat cirpan, yogun ve carpici bir anlatim deniyor.

Türkiyede ve dünyada Islamcilik hic olmadigi kadar cok tartisildi, halen de tartisilmakta. Din siyaset iliskisi basta olmak üzere, adalet, Islamcilarin talepleri, basörtüsü, din egitimi, Kürt sorunu, Alevilik, kentlesme, kentsel dönüsüm, yoksulluk, Ortadogu vb. konulari iceren son derece ciddi bir siyasal sürec yasanmakta. Bu kitap, Cihan Aktasin son on bes yilda Islamcilik üzerine yaptigi okumalarin sonucunda kaleme aldigi yazilardan olusmakta.

Ismail Isparta genc ve esnek kalemiyle duyus ve seslenis arasinda kurulmus köprüyü isaret ediyor bize. Kahramaninin asla var olmayacak harikalar diyari fantastigin sinirlarinda gezdiginizi düsündürürken, aslinda sizi taniklik sandalyesine civiliyor. Öykülerin ironisi tebessüme sebep olurken, hakikatle temasi yaraliyor. Gergin bir yay, degerli bir ilk adim

Bu kitap, modern Ingiliz deneyci felsefe geleneginin ikinci büyük temsilcisi olarak kabul edilen George Berkeleyin Ruh ve Tanri anlayisini konu edinmektedir. Bir Ingiliz filozofu ve din adami olan Berkeley, kendi döneminde oldukca yaygin olan materyalist felsefe akimlarinin, Hiristiyanligi tehdit ettigi gerekcesiyle, epistemoloji merkezli algi eyleminden hareketle, ruh ve Tanri problemini ele almis ve bu felsefe akimlarinin temel dinamigi olar...

Ehl-i beyt, evlad-i Rasl, seyyid ve serf gibi isimlerle anilan Hz. Muhammedin soyu, her dönemde toplum icerisinde seckin insanlar olmustur. Hz. Peygambere duyulan muhabbet sebebiyle onun torunlarina karsi toplumun gösterdigi ilgi, siyasetcilerin onlara karsi tutumlari, seyyid ve serflerin hep gündemde kalmasini saglamistir. Bu kitap, seyyid ve serflerin dünyanin dört bir tarafina yayildigi ve devletler kurduklari, Cafer Sadik, Musa Kazim gibi ...

Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar Hic ibret alinsaydi tekerrür mü ederdi demis Mehmed kif. Bu misralarina en önemli delillerden biri, 1912 yilinda Osmanli devleti ile Balkan devletleri arasinda yasanan savastir. Bu savas, ulkenin Rumelideki topraklarini kaybetmesi ve beraberinde milyonlarca muslumanin Anadolu cografyasina göc etmesi sonucunu dogurmustur. Savas o kadar seri ve kesin cereyan etmis ve ordumuzun maglubiyeti o kadar net ortaya c...

Türkiyede felsefe sahnesinde yillardir nicin bir filozofumuz olmadigi ve felsefe gelenegimizin bulunmadigi konusulur durur. Bunun sebebi, aslinda hicbir zaman gecmis ile yüzlesilmemesidir. Gelenegi anlamadan, gelecegi insa etmenin mümkün olmadigi ortadadir. Ne kadar kurtulunmak istense de, gecmis, heyulasiyla kendini unutturmaz. Öyleyse yapilmasi gereken, gecmis ile muhasebedir. Bu kitap da, gecmisin birikimini ortaya cikarmaya yönelik bir cab...

Türkiyede felsefe sahnesinde yillardir nicin bir filozofumuz olmadigi ve felsefe gelenegimizin bulunmadigi konusulur durur. Bunun sebebi, aslinda hicbir zaman gecmis ile yüzlesilmemesidir. Gelenegi anlamadan, gelecegi insa etmenin mümkün olmadigi ortadadir. Ne kadar kurtulunmak istense de, gecmis, heyulasiyla kendini unutturmaz. Öyleyse yapilmasi gereken, gecmis ile muhasebedir. Bu kitap da, gecmisin birikimini ortaya cikarmaya yönelik bir cab...

Islam düsünce tarihinde akilciligin kalesi olarak görülen Mutezile mezhebine ait görüslerin en önemli aktaricisi hic kuskusuz Kadi Abdülcebbardir. Elinizdeki kitap Mutezilenin son büyük imaminin din uslü hakkinda kaleme aldigi ciltler dolusu kitabin mükemmel bir özeti mahiyetindedir. Kitap, Müslümanlara din uslü hakkinda bilmeleri gereken seyleri ögretmeyi amaclamakta ve Mutezilenin meshur bes esasini usl-i hamse farkli bir anlatimla sunmaktad...

Zeynep Sati Yalcinin öyküleri modern öykü ile klasik öykü arasinda, her iki damardan da beslenen bir yapiya sahip. Öykülerin dünyasi ve olusturdugu atmosfer bize, bizim insanimiza ve kültürümüze aittir. Modern hayatin dayatmalariyla, cogu unutulmaya yüz tutmus kimi degerlerimizle bizi yeniden bulusturan öykülerdir. Yazarin Beklerken kitabindaki öykülerde genellikle orta halli insanlarin kendi özel dünyasindaki catismalari, gönül kirginliklari,...

Varlikla yüz yüze gelirseniz, onu bulursaniz onunla terennüm edersiniz. Onun icin siir biraz bulus ve bulunusla da ilgili bir sey... diyen, Türk siirinin usta sairlerinden Turan Kocun bütün siirleri Kan Gibi Vakte Düsen adiyla bir cati altinda toplandi. Islam medeniyetinden felsefesine, estetiginden yerli ve yabanci cagdas entelektüel birikimi anlama ve aktarmaya kadar uzanan genis bir birikim ve zihinsel faaliyete imza atmis bu önemli ismin s...

Hicr ikinci asrin baslarindan itibaren Islam dünyasinda etkisini yogunlastirmaya baslayan fikr bunalim, kelam-i ilah ve dolayisiyla ilm-i ilah konularinda kamplasmalara yol acmis, hadis ehli olan ulema, Mutezile kelam ekolüyle fikr ve itikad catismalara girmistir. Tarihte &, Mihne dönemi olarak anilan ve Abbas hilafetinin desteginde hadis ehline yönelik tam bir sorgulama ve takibe dönüsen catisma, sonunda hadis ulemasinin itibarinin iadesiyle ...